Kol10 FoRuM
Sitemize Hoşgeldiniz!!!
Lütfen Üye Olunuz!!!
by Ayaz ve EmrE-X
Kol10 FoRuM
Sitemize Hoşgeldiniz!!!
Lütfen Üye Olunuz!!!
by Ayaz ve EmrE-X
Kol10 FoRuM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2)

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
By Emrex
Administratör
Administratör
By Emrex


Erkek
Mesaj Sayısı : 498
Yaş : 31
İş/Hobiler : Site
Lakap : Emre-X
Takımım : TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2) Fenerb10
Ruh Halim : TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2) Images12
--> : TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2) Girisyapfq6
--> : TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2) Kayitol
Kayıt tarihi : 15/06/08

TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2) Empty
MesajKonu: TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2)   TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2) Icon_minitimePerş. Ekim 16, 2008 4:34 pm

Sultan Mahmut kılık kıyafetini değiştirip dolaşmaya başlamış.
Dolaşırken bir kahvehaneye girmiş oturmuş. Herkes bir şeyler istiyor.
Tıkandı baba, çay getir, Tıkandı baba, oralet getir, vs.

Bu
durum Sultan Mahmut'un dikkatini çekmiş; "Hele baba anlat bakalım,
nedir bu Tıkandı baba meselesi?", "Uzun mesele evlat" demiş Tıkandı
baba. "Anlat baba anlat merak ettim" deyip çekmiş sandalyeyi. Tıkandı
baba da peki deyip başlamış anlatmaya;

Bir gece rüyamda birçok
insan gördüm ve her birinin bir çeşmesi vardı ve hepsi de akıyordu.
Benimki de akıyordu ama az akıyordu. "Benimki de onlarınki kadar aksın"
diye içimden geçirdim. Bir çomak aldım ve oluğu açmaya çalıştım. Ben
uğraşırken çomak kırıldı ve akan su damlamaya başladı. Bu sefer içimden
"Onlarınki kadar akmasada olur, yeter ki eskisi kadar aksın" dedim ve
uğraşırken oluk tamamen tıkandı ve hiç akmamaya başladı. Ben yine açmak
için uğraşırken Cebrail göründü ve "Tıkandı baba, tıkandı. Uğraşma
artık" dedi. O gün bu gün adım "Tıkandı baba"ya çıktı ve hangi işe
elimi attıysam olmadı. Şimdide burada çaycılık yapıp geçinmeye
çalışıyoruz.

Tıkandı baba'nın anlattıkları Sultan Mahmut'un
dikkatini çekmiş. Çayını içtikten sonra dışarı çıkmış ve adamlarına;
"Hergün bu adama bir tepsi baklava getireceksiniz. Her dilimin altında
bir altın koyacaksınız ve bir ay boyunca buna devam edeceksiniz" demiş.
Sultan Mahmut'un adamları "peki" demişler ve ertesi akşam bir tepsi
baklavayı getirmişler. Tıkandı baba'ya baklavaları vermişler. Tıkandı
baba baklavayı almış , bakmış baklava nefis. "Uzun zamandır tatlı da
yiyememiştik. Şöyle ağız tadıyla bir güzel yiyelim" diye içinden
geçirmiş. Baklava tepsisini almış evin yolunu tutmuş. Yolda giderken
"Ben en iyisi bu baklavayı satayım evin ihtiyaçlarını gidereyim" demiş
ve işlek bir yol kenarına geçip başlamış bağırmaya; "Taze baklava,
güzel baklava!" Bu esnada oradan geçen bir Yahudi baklavaları beğenmiş.
Üç aşağı beş yukarı anlaşmışlar ve Tıkandı baba baklavayı satıp elde
ettiği para ile evin ihtiyaçlarının bir kısmını karşılamış. Yahudi
baklavayı alıp evine gitmiş. Bir dilim baklava almış yerken ağzına bir
şey gelmiş. Bir bakmış ki altın. Şaşırmış, diğer dilim, diğer dilim
derken bir bakmış her dilimin altında altın.

Ertesi akşam Yahudi
acaba yine gelirmi diye aynı yere geçip başlamış beklemeye. Sultanın
adamları ertesi akşam yine bir tepsi baklavayı getirmişler. Tıkandı
baba yine baklavayı satıp evin diğer ihtiyaçlarını karşılamak için aynı
yere gitmiş. Yahudi hiçbir şey olmamış gibi "Baba baklavan güzeldi.
Biraz indirim yaparsan her akşam senden alırım" demiş, Tıkandı baba da
"Peki" demiş ve anlaşmışlar. Tıkandı babaya her akşam baklavalar gelmiş
ve Yahudi de her akşam Tıkandı baba'dan baklavaları satın almış.

Aradan
bir ay geçince Sultan Mahmut; "Bizim Tıkandı baba'ya bir bakalım",
deyip Tıkandı baba'nın yanına gitmiş. Bu sefer padişah kıyafetleri ile
içeri girmiş. Girmiş girmesine ama birde ne görsün bizim tıkandı baba
eskisi gibi darmadağın. Sultan; "Tıkandı baba sana baklavalar gelmedi
mi?" demiş, "Geldi sultanım", "Peki ne yaptın sen o kadar baklavayı?",
"Efendim satıp evin ihtiyaçlarını giderdim, sağolasınız, duacınızım..."

Sultan
şöyle bir tebessüm etmiş. "Anlaşıldı Tıkandı baba anlaşıldı, hadi benle
gel" deyip almış ve Devletin hazine odasına götürmüş. "Baba şuradan
küreği al ve hazinenin içine daldır küreğine ne kadar gelirse hepsi
senindir" demiş. Tıkandı baba o heyecanla küreği tersten hazinenin
içine bir daldırıp çıkarmış ama bir tane altın küreğin ucunda düştü
düşecek. Sultan demiş; "Baba senin buradan da nasibin yok". Sen bizim
şu askerlerle beraber git onlar sana ne yapacağını anlatırlar demiş ve
askerlerden birini çağırmış "Alın bu adamı Üsküdar'ın en güzel yerine
götürün ve bir tane taş beğensin. O taşı ne kadar uzağa atarsa o mesafe
arasını ona verin" demiş.

Padişahın adamları "peki" deyip adamı
alıp Üsküdar'a götürmüşler. "Baba hele şuradan bir taş beğen bakalım"
demişler. Baba, "Niçin ?" demiş. Askerler "Hele sen bir beğen bakalım"
demişler.

Baba, şu yamuk, bu küçük, derken kocaman bir kayayı
beğenip almış eline "Ne olacak şimdi?" demiş, "Baba sen bu taşı
atacaksın ne kadar uzağa giderse o mesafe arasını padişahımız sana
bağışladı" demişler. Adam taşı kaldırmış tam atacakken taş elinden
kayıp başına düşmüş. Adamcağız oracıkta ölmüş. Askerler bu durumu
Padişaha haber vermişler. İşte o zaman Sultan Mahmut o meşhur sözünü
söylemiş:

"VERMEYİNCE MABUD, NEYLESİN SULTAN MAHMUT"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://meydan.forumm.biz/Meydan-Forum-h1.htm
 
TIKANDI BABA (Eski hakiayeler Serisi 2)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» sahan dan halime serisi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Kol10 FoRuM :: Yazılar,Hikayeler :: Korkunç Yazılar,Hikayeler-
Buraya geçin: