Dejavu, halihazırda yaşanılan bir olayı daha önceden yaşamışlık veya
görülen bir yeri daha önceden görmüş olma duygusudur. Ânı daha önceden
yaşamışlık halidir. Fransızca; déjà (daha önceden) ve voir (görmek)
fiilinin geçmiş zamanda çekimi olan vu nun birleşiminden türemiştir.
Beynin, yorgunluk veya başka sebeplerden dolayı bir görüntü, ses, vb.
herhangi bir girdiyi, giriş anı sırasında algılayamamasından
kaynaklanabilir. Beyin bu girdiyi algıladığında kişi bu olayı daha önce
yaşadığı hissine kapılabilir.
Ayrıca, beynin sağ lobu ile sol lobunun milisaniyeden daha küçük bir
zaman farkı ile çalışmasından da kaynaklanabilir. Bir taraf diğer
taraftan önce algıladığı için, geç algılayan taraf bu olayın daha önce
yaşanmış olduğu yanılsamasına kapılır. Bu durum sinir aksonlarındaki
küçük bir sapmadan kaynaklanır.
Dejavunun zıttı jamais-vu dur. Bu durumda insanlar tanıdığı bir çevrede
yabancılık çekebilirler. Dejavu ya benzer sebeplerle ortaya çıkar.
Araştırmalara göre insanların %50 den fazlası hayatlarında en az bir kere dejavu durumunu yaşamıştır.
İnsanların çoğu bir süre sonra, en son ne zaman dejavu yaşadığını unutur.
déjâ vu, fransızca kökenli bir terim ve "daha önce görülmüş" anlamına
geliyor. günlük hayat boyunca sıkça yaşanan bu görüngü, bir anın daha
önceden yaşanmış olduğu hissini veriyor. veya ilk defa gittiğimiz bir
yerde sanki daha önceden de bulunmuş olduğumuzu hissedebiliyoruz. kendi
kendimize açıklamakta güçlük çektiğimiz bu durum, hafızada meydana
gelen ufak karışıklıkların bir sonucu olarak açıklanıyor.tabii ki daha
farklı yaklaşımlar da mevcut, örneğin daha önceden hafızaya alınmış
olan bir görüntünün veya olayın, belirli bir anda yeniden yarı gerçekçi
bir imaj halinde zihne yansıması ( flashback) olarak da tanımlanıyor.
arthur funkhoser, farklı inirsel uyarılara bağlı olarak gelişen 3 tip
"déjâ vu" fenomeni olduğunu ileri sürüyor ve bunları şöyle
sınıflandırıyor: "déjâ vecu"(önceden tecrübe edilmiş), "déjâ
senti"(önceden hissedilmiş) ve "déjâ visité" (önceden gidilmiş).
önceden yaşanmışlık hissine getirilen en güncel açıklamalardan birisi
de, beyindeki kısa ve uzun dönem hafıza mekanizmalarında kısa süreli
bir tutukluk meydana geliyor olması. algılanan bilgilerin ( veya
duyumların) kısa süreli hafızadan uzun süreli hafızaya geçişi
esnasında, normal yoldan saparak bir anlamda " yolunu kosaltması"
sonucunda o anki algı, kişi tarafından uzun dönem hafızadan gelmesi
nedeniyl "geçmişte yaşanmış" olarak nitelendiriliyor. normalde algı ve
tepki arasında geçen ve aslında bizim farkında olmadığımız gecikme
süresini, kısaldığı zaman fark ediyoruz ve bunun sonucunda huzursuzluk
hissine kapılıyoruz. ayrıca, çeşitli sinirsel hastalıklarda , örneğin
sara nöbetleri öncesinde, çoğunlukla "déjâ vu" hissi daha sık yaşanıyor